- Atatürk, Efes Selçuk’ta Şarkılar Ve Şiirlerle Anıldı
- BM, Gazze'deki insani duruma ilişkin bilgi verdi: İnsani yardım girişinin önünde halen birçok engel bulunuyor
- Karabağlar Belediyesi’nden Duygu Dolu 10 Kasım Söyleşisi
- 10 Kasım’da Menderes’e Atatürk İmzası
- Tüm zamanların şampiyonları Atatürk için söyledi
CHP'nin Tutuklu Tek İl Başkanından Gazetecilere Mektup
Buca Kırıklar Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 100 gündür tutuklu bulunan CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu gazetecilere yönelik bir mektup kaleme aldı.
Tutuklu yargılanıyor olmasına gerekçe olarak delilerin karartılması ve kaçma şüphesinin gerekçe gösterilmesine tepki gösteren Aslanoğlu, “Soruşturma bir buçuk yıl önce başlamış, bir yıl önce savcılığın isteğiyle ben davaya ilişkin gidip ifade vermişim. Yani soruşturmayı bir buçuk yıldır biliyorum, sonrası defalarca yurtdışına gidip gelmişim. Savcılık bir buçuk yıl soruşturmuş, gece sabaha karşı iki yüze yakın kişiyi gözaltına almış, üç buçuk aydır hapis yatıyorum. Hangi delil bir buçuk yıldır bulunamamış olabilir? Bir buçuk yıldır karartmadığım delili hapisten çıkınca mı karartacağım? Komik” ifadelerini kullandı.
Davada eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve kendisi haricinde herkesin tutuksuz yargılanmasının adalete olan inancı sarstığını belirten Aslanoğlu, “Bu günlerden geriye yüzlerce gündür yüksek güvenlikli cezaevlerinde tutuklu tutulup ülkesinin hâline üzülenler ve cezaevi bahçesinde anasını, babasını, eşini bekleyen, yaşamları altüst olan, üzülen aileler kalacak. Bir de gelecek güzel günler için mücadele edenler, gelecekten umudunu kesmeyenler kalacak. Yarına inananlar kalacak. Yarınlar için dimdik ayakta olanlar, karanlığa teslim olmayanlar kalacak. Aydınlık için kendini yakanlar kalacak. Diz çökmeyenler, diz çökmeyenlerle dayanışanlar kalacak. Haksızlığı görüp, ses çıkaranlar kalacak. Adaletsizlikleri, hukuksuzlukları, haksızlıkları topluma aktaran, gerçek gazeteciler kalacak” diye yazdı.
Son dönemde CHP’nin bölünmeye ve parçalanmaya çalışıldığının altını çizen Aslanoğlu, “Adaletsizliklerle hapsedilen yol arkadaşlarımızı herkes görüyor. Onlarca anket gösteriyor ki halkımız bu adaletsizliği görüyor. Partimin yaptığı 59 mitinge katılan vatandaşlarımız bu haksızlığa isyan etmek için meydanlara koşuyor. Onların baskısı arttıkça bizim dayanışmamız artıyor. Bu saldırılardan birbirimize sarılarak korunabileceğimizi biliyoruz. Bu toplumun hâlâ haksızlıklar karşısına susmayan milyonlarıyla birbirimize sarılıyoruz. Türkiye’de 2 milyon, İzmir’de 250 bin partilimizle birbirimize sarılıyoruz” dedi.
Aslanoğlu, operasyonların siyasi olduğunu hatırlattığı açıklamasında, “Biz herhangi bir parti değiliz. Yüzyıllık bir partiyiz. Yüzyıllık bir geleneğimiz var. Bu gelenek ve görenekleri hâlâ uygulayan genel başkanımız, genel merkezimiz var. Vefanın bir semt adı olmadığını dosta düşmana bir kez daha gösteren Özgür Özel var.
İl başkanlığına devam etme iradesi bana ait değildir. Ben 3 aydır ne diyorsam hâlâ aynı şeyi söylüyorum. Bölünmeden, parçalanmadan, yıpranmadan, yıpratmadan, hiçbir yoldaşımızı arkada bırakmadan, küsen, darılan kim varsa tüm yol arkadaşlarımızın koluna girerek tek vücut, tek yürek iktidara yürümeliyiz” dedi.
‘CHP’NİN TUTUKLU TEK İL BAŞKANIYIM’
CHP’nin tutuklu tek il başkanı olduğunu belirten Aslanoğlu, “Önce yürekler mi karardı, hayaller mi karardı? Yavaş yavaş kararıyor hava derken artık ülkem kapkaranlık” derken, ‘karanlığın’ nasıl geldiğini şöyle anlattı:
“Karanlık bir günde gelmedi. Her geçen gün biraz daha karardı. Ülkemin en zor günleri başkanlık sistemine geçmemiz ile başladı. 2018 ekonomik krizinin hissedildiği, piyasanın bozulmaya başladığı, üreticilerin zorlandığı yıllardı. Ardından başkanlık rejiminin gittikçe tek adam rejimi haline gelmesiyle, otoriterlik arttıkça ekonomimiz gittikçe daha da kötü hale gelmeye başladı.
2020’deki pandemi, 2023 Şubat depremi zaten doğru düzgün yönetilemeyen ülkemizde ekstra bozulmalara yol açtı. 2023 Mayısına kadar iktidar, sırf iktidarda kalabilmek için ülkeyi daha fazla borçlandırıp, yoksulluğu vatandaşın daha az hissetmesi için bir miktar maaş zammı yaptı. Hissedilen enflasyonu baskıladı ve sahte videolar ile ‘CHP iktidara gelirse Abdullah Öcalan’ı serbest bırakacak’ algısı oturtmaya çalıştı. Seçim sonuçlarına bakınca da başarıya ulaştı kötülükleri. Vatandaşı yanıltmayı başardılar. Seçimin hemen bitiminden, 2023 Haziranından itibaren başlayan zam yağmuru ile birlikte tüm ülkede derin yoksulluk baş gösterdi. Bugün 18-20 bin civarı maaş alan emekli kirasını bile ödeyemez hale geldi. Gıdaya ulaşamıyor. Açlık sınırının altında geliriyle çok zor koşullarla yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Asgari ücret, emekli maaşından bir miktar daha çok. Ama asgari ücret de açlık sınırının çok altında. Bakın, yoksulluk sınırı demiyorum: Açlık sınırı. Asgari ücretle yoksul bir vatandaş olarak bile yaşamı sürdürmek mümkün değil. Aç olarak yaşamak mümkün.”
'BU DEVRANI ALAŞAĞI ETMELİYİZ'
Mektubunda Türkiye’deki gelir adaletsizliğine işaret eden Aslanoğlu, “Bu işlerin böyle gitme ihtimali var mı Üstadım? Ülkenin yüzde 10’unun, yani 8-10 milyon insanının evleri, arabaları, milyonları var. Yedikleri önlerinde, yemedikleri cebinde. Restoranlarda bir gecede gelen 50.000-100.000 TL hesabı rahatlıkla ödeyebilen 10 milyon kişi var. Peki geri kalan 75 milyon kişi ne olacak?” dedi.
“Yoksulun daha yoksul, zenginin daha zengin olduğu bu devranı yaratanlara alaşağı etmeliyiz” diyen Aslanoğlu, “Kendileri ve bir avuç azınlığın mutluluğundan başka bir şey düşünmeyenlere artık ‘yeter’ demeliyiz. Ülke elden gitmeden, umut tükenmeden, hâlâ umudunu korumayı başarmış gençler varken, geri kalan ülke kaynakları da birilerine peşkeş çekilmeden dur demeliyiz.
Emin olun, gelir seviyeniz ne olursa olsun, bu rejim sürerse 5-10 yıl sonra tüm halkın umutsuz olduğu, suçlardan dolayı dışarı çıkmaktan korkacağımız bir ülke ile karşılaşma ihtimalimiz var. Buna dur demeliyiz. Bunun için gerçekleri daha fazla haykırmalıyız” diye yazdı.
İktidarı da muhalefeti de doğrular konusunda uyaracak gazetecilere ihtiyaç olduğunu belirten Aslanoğlu, “Ülkedeki adaletsizlikleri, yargıya güvenin kalmadığını, adalet ölürse devletin öleceğini dosta-düşmana haykıracak gazetecilere ihtiyacımız var. Siz olmadan başaramayız. Siz olmadan bu ülkeye ne adaleti ne refahı getirebiliriz. Bugüne kadar başardığımız ne varsa sizin desteğinizle başardık; siz olmasaydınız, özgür basın ve özgür gazeteciler olmasaydı doğruları topluma ulaştıramazdık” ifadelerini kullandı.
'BİZİ YALNIZ BIRAKMAYIN'
Aslanoğlu, mektubunun son bölümünde ise şunları ifade etti:
"Gazeteciler bu kadar baskı altındayken, televizyoncular, haberciler, gazeteciler hapse atılırken; cesur duruşunuz olmasa bundan sonra da hiçbir şeyi başarma şansımız yok. Bugünden sonra neyi başaracaksak sizin sayenizde, sizin desteğinizle başaracağız. Bu ülkeye adaleti de, özgürlüğü de birlikte getireceğiz.
Sokağın sesinin daha fazla duyulmasına, gerçeklerin gün yüzüne çıkmasına ihtiyacımız var. Size ihtiyacımız var.
Hadi gelin, 17’sinde bizi yalnız bırakmayın. İzmirli duruşunu tüm ülkeye gösterelim. Siyasetin kötülük yapmak olmadığını, hizmette yarış olduğunu herkese hatırlatalım. Siyasetin, ülkeyi, şehri, vatanı daha iyiye götürme isteği olduğunu haykıralım. Aynı şehirde yaşayan hemşeriler olduğumuzu, çocuklarımızın yine bu şehirde, güzel İzmir’imizde yan yana büyüyeceğini hatırlatalım.
Düşman hukukunun, rakip partililere düşmanca davranışın bu şehri, bu ülkeyi yaşanmaz bir yere çevireceğini haykıralım. Siyasetçilerini hapse tıkan hiçbir ülkenin refaha ulaşmadığını yüksek sesle söyleyelim.
CHP olmasa, tüm CHP’liler hapse atılsa veya yok olsa bile bu ülkenin daha güzel bir yer olmayacağını; hâlâ yüreği kurumamış olanlara haykıralım. Çocuklarına kardeşlik içinde bir ülke bırakmak isteyenlere birlikte seslenelim. Demokrasi olmadan, özgürlükler olmadan ekonominin düzelmeyeceğini birlikte haykıralım. Emeklinin, asgari ücretlinin, çiftçinin dayanacak takati kalmadığını duyuralım.
Hadi gelin, 17’sinde bizi yalnız bırakmayın."
GERÇEK GÜNDEM
Yorum Ekle
Diğer Haberler
10 Kasım’da Menderes’e Atatürk İmzası
Menderes Belediyesi, 10 Kasım’da özel bir etkinliğe imza attı. Menderes Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü ekipleri Gümüldür Satsuma mandalinası ile Atatürk silüeti ve imzasını o...
Narlıdere Ata’sını Özlemle Andı
Cumhuriyetimizin kurucusu, ebedi liderimiz Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 87’nci yılında Narlıdere’de düzenlenen törenlerle anıldı. 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü ka...
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü kalbimizden silemezsiniz”
CHP Efes Selçuk İlçe Başkanı İpek Onbaşıoğlu, İsabey İlkokulu önünde yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2025–2026 Eğitim-Öğretim Yılı’nda ara tatili 10 Kasım Atatürk’ü Anma Gü...
Bayındır’da 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü Töreni Yapıldı
Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 87. yılı olması dolayısıyla Bayındır’da anma töreni düzenlendi. Saat 08.45’te Atatürk Anıtı önünde baş...
İzmir Doğal Yaşam Parkı’nda duygusal 10 Kasım anması
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 87’nci yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi Veteriner İşleri Dairesi Başkanlığı Doğal Yaşam Parkı’nda da törenle anıldı. Saatler 9.05...
CHP Kemalpaşa'dan MEB'e 10 Kasım Tepkisi
Cumhuriyet Halk Partisi Kemalpaşa İlçe Başkanlığı, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü’nün ara tatile denk getirilmesine tepki göstermek amacıyla, Kemalpaşa Cumhuriyet Ortaokulu'nun önünde basın...
İzmir İtfaiyesi’nden 10 Kasım’da anlamlı tören
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikal edişinin 87. yıl dönümünde İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi tarafından özel bir törenle anıldı. 84 itfaiyec...
Çeşme Vizyon Ofisi, birinci yılında kentin geleceğine yön veren somut adımları kamuoyuyla paylaştı
Çeşme Belediyesinin kentsel vizyonu ortak akılla tasarlamak için 2024’te hayata geçirdiği Çeşme Vizyon Ofisi, birinci yıl lansmanını Arkas Sanat Alaçatı’da gerçekleştirdi. Toplantıda; pla...
Konak Tünelleri’ndeki araç yangınına itfaiyeden hızlı müdahale
İzmir’de Konak Tünelleri’nde sabah saatlerinde bir araçta çıkan yangına İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı ekipleri kısa sürede müdahale etti. AKS ekiplerinin de tedbi...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Emrah Altıntoprak, 'Kızılcık Şerbeti'nden neden ayrıldığını açıkladı
'Firaz', 'Işıl ve 'Doğa'yla birlikte diziden ayrılacak 'Mustafa' karakterine hayat veren Emrah Altıntoprak, Kızılcık Şerbeti'nden neden ayrılıyor? Sıla Türkoğlu'nun 'Kızılcık Şerbeti'nden...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Tansiyonunuzu en son ne zaman ölçtürdünüz?
Yüksek tansiyon, genellikle organ hasarına neden olmadan hiçbir belirti vermiyor. Hastalığı erken teşhis etmek içinse düzenli ölçüm yapılması gerekiyor. Hipertansiyon yani yüksek kan basıncı, ülkemizde yaygın görülen bir hastalık. Ancak ne yazık ki tansiyon hastalarının yarısı bu rahatsızlığının farkında değil.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.