Yukarı
432452

Ataol Behramoğlu Sokağı...

02 Eylül 2025 12:55

Gün geldi. Foça Belediyesi, Ataol Behramoğlu’nun evinin bulunduğu sokağa sembolik olarak onun adını vererek onu onurlandıracaktı. Yıllardır yaz aylarını Foça’da geçiren bu büyük Türk şairinin, bu yere duyduğu sevgi “Foça Dörtlükleri” adıyla bir dizi şiirin doğmasına neden oldu. Bu dizelerde her şey var: Foça’nın manzarası, özellikleri, halk inanışları, pazarları, hatta Herodot… Ama en çok da binlerce yıldır denizle dağ arasında parıldayan güzelliği. Ataol, yalnızca dört dizede doğru kelimeleri nasıl seçiyor? Bunun için yetenek, gözlem, olayların gerçek anlamını bulma isteği ve en önemlisi büyük bir sevgi, çoğu zaman şairlerin kalbinde bulunan evrensel bir sevgi gerekir.

HİÇ YORULMAYAN RUH

Bu kış onun için hepimiz çok korktuk. Yoğun bakımda olduğunu öğrenince, ölümle yüz yüze, geçmişin bir başka yerel savaşçısı Digenes Akritas gibi gerçek bir mücadele verdiğini anladık. O an 11 yaşındaki kızım bana, “Ataol gidecek mi?” diye sormuştu. Onu yıllardır Foça’da tanıyordu, çünkü komşuyuz. “Bilmiyorum,” dedim, “Ama Ataol bir savaşçı, savaşacaktır!” Onu birkaç yıl önce Foça’da tanıma şansım oldu. Bana, Yunan çalgısı “buzuki” öğrenme isteğini söylemişti. Ben de buzukici olduğum için birlikte zaman geçirip ezgiler çalıştık. O sırada hiç yorulmayan, her zaman yeni şeyler arayan bir ruh keşfettim. Bu enerjisi, yeteneği, çalışkanlığı, hümanizmi ve vatan sevgisiyle Ataol, bir ülkeyi ve tüm dünyayı eserleri ve varlığıyla iz bırakan entelektüel insanların o büyük zincirinin bir halkasıdır.

DUYGU DOLU GECE

Foça Belediye Başkanı Saniye Bora Fıçı, dinamik ve zeki bir kadın olarak, bu büyük insanın hem büyüklüğünün hem de Foça’ya yaptığı sanatsal ve insani katkının farkında olarak onu onurlandırmak istedi. İki tören düzenlendi: Biri öğleden sonra evinin yanında, diğeri akşam Foça merkezinde kapalı bir amfi tiyatroda. İlk törene geldiğimde halkın varlığı beni duygulandırdı. Her yaştan, her sosyal sınıftan, düzgün giyinmiş Foçalılar şairi onurlandırmaya gelmişti. Ataol, eşi Hülya -onun koruyucu meleği- ile birlikte alkışlar arasında geldi ve belediye başkanının yanına oturdu. Belediye başkanı da onu yalnız bırakmadı; ona saygı ve sevgiyle eşlik etti. Bu sevgi, birçok kişinin gözlerine mutluluk yaşları getirdi. Tüm mahalle büyük bir aile olmuştu. Şairin adını taşıyan sokak tabelası ve yanında bir şiiri, Ataol ve başkan tarafından büyük bir duyguyla açıldı.

 

Akşam olunca herkes, deniz kenarındaki kapalı amfitiyatro Beş Kapılar’a gitti. Mekân doluydu, oturacak yer yoktu. Şair biraz gecikmeli geldi, tesadüfen eşim birkaç metre ona eşlik etti. Alkışlar, gülümsemeler, sevgi… 

Uzun zamandır görmediğimiz değerli bir aile üyemizi görmüş gibiydik. On kişilik bir koro, mükemmel Yılmaz Mızrak yönetiminde bir dizi şiir okuyacaktı. Yılmaz aynı zamanda gecenin sunuculuğunu da yaptı. Bu arada, Ataol ve eşi Hülya’ya yakın kimi isimler de şiirler okudu. Yıllardır Ataol’un dostu ve yol arkadaşı olan büyük müzisyen Haluk Çetin, gitarıyla Ataol’un şiirlerinden bestelenmiş şarkılar söyledi. Haluk Çetin, notaları iyi seçmesini bilen, derin ve duygulu sesiyle amfi tiyatroyu dolduran bir sanatçıydı. Bu eski mekânda, koro bana tragedyanın başlangıcını hatırlattı; Atina’da Thespis’in “koros”tan birini ayırıp karşıya koymasıyla tiyatro doğmuştu. Şiirler okunurken, koro üyeleri ayrılıp şiirin bazı bölümlerini okuyarak korodan yanıt aldılar ve o kutsal doğum anını yeniden yaşattılar. Tören uzun sürmesine rağmen, çoğu insan kaldı ve sonunda yorulmak bilmeyen şairi alkışladı.

SÖNMESİNİ İSTEMEDİĞİMİZ IŞIK

Peki, bu Ataol Behramoğlu sevgisi neden? İnsanlar neden onunla fotoğraf çektirmek, birkaç kelime konuşmak, hatta şiir dinlemek için koşturuyor — şiir kendi dünyalarının parçası olmasa bile? Bu kış Ataol bizi korkuttu, gidecek sandık. Ve bence onun neyi temsil ettiğini fark ettik: Çok değerli bir şey, dünyaya, insana ve vatanına dair vizyonuyla bağlantılı kolektif bir bilinç. Ataol bir fenerdir; sönmesini istemediğimiz bir ışık. Direniyor, savaşıyor. Kızım onu gördüğünde, o da çocuk gülümsemesiyle “Gördün mü, henüz gitmedim!” dedi.

Birkaç gün önce Ataol benden, “Sagapo – seni seviyorum” adlı bir buzuki şarkısını birlikte çalmaya başlamamı istedi. Şarkının sözleri şöyle diyor: “Seni seviyorum çünkü güzelsin, seni seviyorum çünkü sensin.” Bu şarkıyı sana adıyorum Ataol, ve bence senin kalbinde derin bir yer tutan Türk halkı da sana adıyor.
 

Dionysis Goularas
Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi

İlgili 



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Eşrefpaşa Hastanesi’nden ebeveynlere okula uyum sürecinde yol haritası

Fuar kapsamında düzenlenen söyleşilerde Eşrefpaşa Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Sibel Helin Tokmak Ammash, “Okula Uyum Süreci” başlıklı söyleşi ile ebeve...

Çim Konserleri’nde Mustafa Sandal coşkusu

İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen 94. İzmir Enternasyonal Fuarı, kültür-sanat etkinlikleriyle kente renk katmaya devam ediyor. Fuar kapsamında düzen...


Basmane’ye adını veren gelenek yeniden hayat buluyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi kentin tarihi ve kültürel mirasına sahip çıkıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, Türk Kadınlar Birliği İzmir Şubesi ile İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) o...

82. Venedik Festivali son buluyor: Bitkilerin iç sesi, doğanın ritmi...

Bu akşam verilecek ödüllere ciddi bir aday daha katıldı: Macar sinemasının usta adı İldikó Enyedi (1955), Altın Kamera ve Altın Ayı sahibi yönetmen, “Sessiz Dost’’ ile Altın Aslan’ı alabi...


'Babam ve Oğlum'un Deniz'i Ege Tanman, İstanbul'u terk ediyor

Çağan Irmak'ın yönettiği, 2005 yapımı 'Babam ve Oğlum' filmindeki 'Deniz' rolüyle büyük bir üne kavuşan Ege Tanman, İstanbul'u terk etmeye karar verdi. Çağan Irmak'ın yönetmenliğini yaptı...

94. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda Gripin coşkusu

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından “Fuar Şehrin Kalbinde” sloganıyla düzenlenen 94. İzmir Enternasyonal Fuarı, ziyaretçilerine Çim Konserleri ile müzik dolu ...


Usta tiyatrocu Ali Poyrazoğlu: Türk futbolunun büyük kaybıyım

Gazetecilerin geçmiş olsun dileklerine Poyrazoğlu, “Türk futbolunun büyük kaybıyım. Top oynarken tekme yedim ve sakatlandım. Sezonu kapatmadım, iyileşip sahalara geri döneceğim” diyerek e...

İstanbul’da oda müziği festivali: Dostluk notalarda...

İstanbul Uluslararası Oda Müziği Festivali, bugün başlıyor. “Nota Nota Dostluk” sloganıyla bu yıl beşinci yaşını kutlayan festival; konserler, söyleşiler ve masterclass programlarıyla Kad...


Ünlü moda tasarımcısı Giorgio Armani hayatını kaybetti!

İtalyan moda tasarımcısı Giorgio Armani 91 yaşında hayatını kaybetti. Şirketi Armani grup, moda devinin ölümünün ilişkin açıklama yaptı.Modern İtalyan stili ve zarafetin simgesi olarak bi...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Ünlü oyuncunun gurur günü... 'Evlat, sağ olasın, var olasın."

Oyuncu Mehmet Özgür'ün oğlu mesleğini seçti. Aktörlük yapmaya karar veren Başar Arhan, İngiltere'deki okula kabul edildi. "Bu günler ailemiz için hem heyecan verici hem de gurur dolu. Bu ...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

6 saatten fazla oturan herkesi ilgilendiriyor

Uzmanlar, uzun süreli oturmanın özellikle direksiyon başında geçirilen saatlerde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini açıkladı. Araç kullanırken hareketsiz kalmak, sırt ve bel bölgesinde ağrılara, kas yorgunluğuna ve omurga zorlanmalarına neden olduğu ortaya çıktı. Aynı riskin evde ya da ofiste uzun süre masa başında oturan kişiler için de geçerli olduğu, 6 saatten fazla oturmanın vücuda ciddi zararlar verebileceği vurgulandı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR