Yukarı
430584

'Bakan Tekin ve arkadaşlarının devleti ele geçirme projesi!'

22 Temmuz 2025 13:12

CHP'li Suat Özçağdaş, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından hazırlanan "Milli Eğitim Bakanlığı Proje Okulları Yönetmeliği”nin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştay'da dava açtı. Özçağdaş, "Bu 'Proje Okullar Yönetmeliği' devletin, bizzat Bakan Tekin ve arkadaşları tarafından ele geçirilme projesidir" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Milli Eğitim Bakanlığınca belirlenen veya çeşitli kurum ve kuruluşlarla yapılan protokoller kapsamında açılan, ulusal veya uluslararası projeler yürüten, Bakanlık programları ve temalarını uygulayan resmi örgün eğitim kurumlarının işleyişini, yönetimini ve öğrenci kabul süreçlerini düzenleyen, 12 Temmuz 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren "Milli Eğitim Bakanlığı Proje Okulları Yönetmeliği"nin iptali ve yürütmesinin durdurulması için CHP milletvekilleriyle Danıştay'da dava açtı.

Danıştay önünde basın açıklaması yapan Özçağdaş, Türkiye'de her gün eğitimle ilgili bir sorun için ya suç duyurusunda bulunduklarını, açıklama yaptıklarını ya da yürütmeyi durdurma ve iptali için dava açtıklarını söyledi. 

CUMHURİYET'İN GÜNDEME TAŞIĞI LGS SKANDALLARINI HATIRLATTI

Türkiye'de günlerdir, Cumhuriyet'in gündeme getirdiği Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavında yaşanan sorunların konuşulduğunu belirten Özçağdaş, şöyle konuştu:

"Cumhuriyet Halk Partisi olarak ilk günden itibaren LGS'de tam puan alan öğrencilerimizi tebrik ettik. Hiçbir suçlamada bulunmadık. Fen Lisesi, Anadolu Lisesi, İmam Hatip Lisesi, Meslek ve Teknik Lisesi; hangi okullardan olurlarsa olsunlar sınava gelen öğrencilerimizin okul türlerine göre başarılarını yargılamadık. Herhangi bir suçlamada bulunmadık. Buna rağmen bakanlık tarafından bizzat kabul edilen sorunlara rağmen iktidar partisi, onun genel başkanı, atadığı bakanı, milletvekilleri, kalemşörleri ısrarla söylemediğimiz sözler üzerinden toplumu kutuplaştırmaya çalışıyorlar. 963 bin çocuğumuzun girdiği LGS sınavında bizzat Milli Eğitim Bakanlığı'nın hazırlamış olduğu 'İddialar ve Gerçekler' dokümanında ortaya konulduğu gibi gerek sözel sorular, gerekse sayısal sorular daha sınav bitmeden sınavda olmayan kişilerce yayınlanmıştır. Bakan bunu kabul etmektedir. Bakanlık bunu kabul etmektedir.

İlk açıklamalarında, 'sözel sınavı bittikten sonra açıklandı' iddiaları yine kendi açıklamalarıyla; sayısal devam ederken sayısal sorularının sınavda yer almayan kişilerce paylaşıldığı yine bakanlık tarafından kabul edilmiştir. Dün sayın bakanın yaptığı açıklamaya göre 29 kişiye soruşturma açılmıştır. Bunların arasında öğretmen olmayanlar vardır. İdareciler vardır. Güvenlikçiler vardır. Yani organize bir grup vardır. Ve bunların arasından yine bakanlığın açıklamasına göre tutuklananlar vardır. Yine bu yaşananların sonunda görevden alınmış bir bilgi işlem genel müdürü vardır.

 

Defalarca talep etmemize rağmen açıklanmayan istatistikler önce iki buçuk sayfa, dün on sayfa ama önceki yılların dörtte biri bile olmayan basitlikte kamuoyunu yanıltacak şekilde paylaşılmaktadır. Buraya kadar söylediklerimin tamamını Milli Eğitim Bakanlığı'nın ve bizzat Milli Eğitim Bakanı'nın açıklamalarından sizlere özetledim. Sonuç şudur: LGS sınavı başından itibaren söylediğim gibi sadece tam puan alan öğrenciler üzerinden tarif edilemez. Asıl mesele Bursa'da, İstanbul'da, Adana'da, Türkiye'nin dört bir yanında bakanın da kabul ettiği gibi organize ekiplerin sınav sorularını önceden almış olmalarıdır."

"BU BİR YUSUF TEKİN İCADIDIR"

Suat Özçağdaş, bu sınava giren 963 bin çocuğun, adına proje okullar denilen ülkenin nitelikli, sonuç alabilecek, güçlü, geleneği olan okullarına girmek için yarıştıklarını belirtti. 

Proje okullar kavramının, 2014'te konuşulmaya başlandığını ifade eden Özçağdaş, "Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin müsteşarken, Nabi Avcı Bakan iken ortaya konulan, şapkadan çıkartılan bir proje okullar kavramı var. Bu bir Yusuf Tekin icadıdır. Milli Eğitim'deki birçok haksız, hukuksuz, adaletsiz uygulama gibi bu uygulama da Yusuf Tekin'in müsteşarlığı döneminde başlamıştır. Dönemin Bakanı Nabi Avcı, 'Bu proje okullar üçü beşi geçmez' demişti. Bugün 2 bin 153 proje okul vardır. 80 bin öğretmen, 5 bin yönetici vardır.  Bu 85 bin kişinin, dünyanın hiçbir ülkesinde, Fiji'de, Togo'da, Almanya'da, Kenya'da, Vietnam'da, Rusya'da, hiçbir ülkede olmayacak şekilde tamamı Milli Eğitim Bakanı tarafından atanmaktadır. Öğrenciler sınavla girmektedirler, öğretmenler torpil piyasasıyla girmektedirler. Saray iktidarının bileşenlerinin parti teşkilatlarında, yandaş sendikada ya da atadıkları yandaş müdürlerin listeleriyle öğretmenlerin kaderiyle oynanmaktadır" diye konuştu.

Suat Özçağdaş, 85 bin yönetici ve öğretmenin, bir bakanın iki dudağı arasında olan bir kaderi yaşadığını, bahar aylarında yönetmeliğe aykırı şekilde erken açıklanan tayinlerde, 9 binden fazla öğretmenin sürgüne gönderildiğini söyledi.

"BU OKULLAR DÖNÜYOR DOLAŞIYOR FETÖ OKULLARININ YERİNE OLUŞAN CİHANNÜMA OKULLARINA DÖNÜŞÜYOR"

Bu proje okulların, özel program uygulayan proje okullar, özel proje uygulayan proje okullar olarak ikiye ayrıldığını belirten Özçağdaş, şöyle devam etti: 

"Özel program uygulayan proje okullar, bu doğru dürüst bir Türkçe isim bile bulunamayan okullar sınavda yüzde 1'lik dilime giren öğrencilerden bu okullara kabul edilecek. Önemini böyle görebilirsiniz. Fakat bu yetmez. Bakanlık diyor ki, 'Ben bu okulların her birisi için ayrıca okula özel sınav açabilirim' diyor. Bu şu demektir, benim gibi ya da buradaki birçok arkadaşımız gibi, dar gelirli ailelerden gelen kişiler çocuklarını sadece bir büyük sınava sokmayacaklar, aynı zamanda okul okul gezerek bu sınavlara kayıt yaptıracaklar, bu okullara girmeye çalışacaklar.

Bu açıkça Türkiye'de fırsat eşitliğinin ihlali demektir. Bu yönetmelik bununla kalmıyor. Anayasaya ve kanunlara aykırı şekilde, 'Bu okulların bir hamisi olacak' diyor. Kimmiş bu hami? Sizin tarikat cemaat dediğiniz, bizim sivil toplum örgütü dediğimiz yapılar olarak Milli Bakanı Yusuf Tekin adlandırdığı yapılar, okullara hami olacaklarmış. Ne yapacaklarmış peki? Hami olarak yine yasaya aykırı şekilde okullara arge koordinatörü atlayacaklarmış.

Yine okullara kendi zihniyetlerinden akademik danışma kurulu atayacaklarmış. Yani okulları bir tür o tarikatın, o cemaatin okulu haline dönüştüreceklermiş. Peki bunun da yetiniyor mu Yusuf Tekin? Yetinmez. Bu okullardaki yabancı dil hangisi ise bunun yüzde 30'u en az o yabancı dilin resmi dilde olduğu ülkelerden kişiler tarafından bu ders verilecekmiş. 'Kişiler' diyorum çünkü öğretmen olmalarına gerek yok. 'Kişiler' diyorum çünkü Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olmalarına da gerek yok. Yani dünyanın dört bir yanından, öğretmen bile olmayan insanlar bu tarikatlar ve cemaatler vasıtasıyla bu okulların içine öğretmen olarak sokulacaklarmış. Geri kalan kadrolara da bakan zaten kendisi atadığına göre, bu okullar dönüyor dolaşıyor FETÖ okullarının yerine oluşan cihannüma okullarına dönüşüyor."

"ÖĞRENCİLERİ HER DAKİKA KENDİ ZİHNİYETİNLE BİRLİKTE YETİŞTİRMEYE ÇALIŞIYORSUN"

"Peki bununla yetiniliyor mu? Hayır. Yeter mi Yusuf Tekin'e? Yetmez. Bu okullarda öğrenciler, diyelim araya bir cumhuriyetçi öğrenci kaçtı, bir Atatürk'ü seven öğrenci kaçtı... Bunlar sadece yazılı performanslarıyla okullarına devam etmeyecekler. Performans denilen sözlü ve belli bir kritere dayanmayan dersler olacak. Buradan bu çocuklar gönderilebilecek. Yetmez. Bakanın, ÇEDES projesinde olduğu gibi örneğin AK Parti İzmir İl Başkanı'nın adını taşıyan camiye sosyal etkinlikler adı altında gitmezse sosyal etkinlikleri geçemediği için okuldan atılabilecek. Yetmez. Bu öğrenciler, burası çok önemli, yatılı olacaklarmış. Yani şöyle düşünün, çocuğunuz Türkiye'nin göz bebeği bu okullardan birini kazanmış. Eve 500 metre. İki kardeşi var. Annesi babası var.

Akşam onlarla yemek yiyebilir, eğlenebilir. Hayır. Bunlar ille de yatılı olacaklarmış. Sebep? Kamuoyunun dikkatini çekmiştir, geçtiğimiz günlerde Diyanet İşleri Başkanlığı'na, eğitim kurumları ve benzeri yapılara manevi danışman atama yetkisi verilmişti. Ne oldu şimdi bu okul? Türkiye'nin yüzde 1'lik bir okulu. Bir sınav daha yapıyorsun, orada eliyorsun. Öğretmen olmayanları dolduruyorsun. Tarikat cemaatleri sokuyorsun ve hami adı altında okulun patronu haline getiriyorsun.

Öğrencileri yatılı olarak akşam, sabah, öğlen her dakika kendi zihniyetinle birlikte yetiştirmeye çalışıyorsun. İşte itiraz ettiğimiz budur. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e seslendim. Öyle özel program uygulayan proje okullar, özel proje uygulayan proje okullar... Böyle uzun uzun isimler verme. Milli Eğitim Bakanlığı'nı ele geçirdin. Arkadaşlarınla birlikte yürüttüğün 'cihannüma' okulları de biz de Türkiye'ye neden bahsettiğimizi çok net bir şekilde ortaya koyalım. Bu 'Proje Okullar Yönetmeliği' devletin, bizzat Bakan Tekin ve arkadaşları tarafından ele geçirilme projesidir. Bugün Danıştay'da bu yönetmeliğin iptali için yürütmeyi durdurma ve iptal davası açıyoruz."

"BU YÖNETMELİK, ANAYASANIN EŞİTLİK İLKESİNE AÇIKÇA AYKIRIDIR"

CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan da ilgili yönetmeliğin Anayasa'ya ve hukuka açıkça aykırılık teşkil ettiğini, yönetmeliğin Anayasa'nın eşitlik ilkesine açıkça aykırı olduğunu belirtti.

Özcan, "Aynı zamanda kamu okulları arasında ayrımcılığı derinleştirecek bir niteliğe haiz ve denetlenmesi son derece zor bir sistem öngörmektedir. İşte bu nedenlerle telafisi imkansız zararların doğmaması için Cumhuriyet Halk Partisi olarak öncelikle yürütmenin durdurulması talepli bir şekilde, ekli dilekçede içeriğinde bahsettiğimiz üzere her bir maddenin ayrı ayrı aykırılığını içeren gerekçelerimizle ve buna bağlı olarak da yönetmeliğin tamamının iptali için bugün Danıştay'da dava açıyoruz" dedi.

ANKA



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Müsavat Dervişoğlu: "Duruşumuzu muhafaza ediyoruz"

TBMM'de "Terörsüz Türkiye" olarak adlandırılan süerçle ilgili komisyon kurma çalışmaları sürerken, MİT Başkanı İbrahim Kalın ile görüşen İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, görüşm...

Kılıçdaroğlu'nun kardeşi Adil Kılıçdaroğlu son yolculuğuna uğurlandı

CHP'nin 7'nci Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, kalp krizi sonucu yaşamını yitiren 76 yaşındaki kardeşi Adil Kılıçdaroğlu, Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı. ...


'Bu millet sizi asla affetmeyecek' diyerek seslendi... İmamoğlu'ndan iktidara 'Melen' ve 'Sazlıdere' tepkisi: 'İhanetinize devam ediyorsunuz!'

Tutuklu İBB Başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, Melen ve Sazlıdere Barajları örnekleri üzerinden iktidara tepki gösterdi. "Kuraklık kapıda değil kapıdan içeri girdi siz...

İmamoğlu 'Sazlıdere' uyarısı yapmıştı: Konut inşaatları 6. kata, otoyol köprü ayakları 110 metreye çıktı

Tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “Sazlıdere'de beton, suyun yerini alıyor; anayasaya aykırıdır, suç işliyorsunuz!” dediği Kanal İstanbul güzergâhında inşaat sürüyor. Bölgede konut i...


CHP'den Bakan Tunç'a 'beyaz Toros' hakkında kritik 4 soru

CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, İstanbul’da görev yapan bir cumhuriyet savcısının makamında faili meçhul cinayetlerle anılan "beyaz Toros" modelinin maketini bulundurmasına ilişkin...

AYM'den HSK seçimleri için karar!

Anayasa Mahkemesi, CHP’nin TBMM Genel Kurulu’nda yapılan Hakimler ve Savcılar Kurulu üyeleri seçiminin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle yaptığı başvuruyu "görevsizlik"ten red...


Tuncer Bakırhan'dan CHP'ye Çağrı! 'Toplumun Beklentisi Çok Yüksek'

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Terörsüz Türkiye süreci için CHP'ye çağrıda bulundu. Bakırhan, "Çok içten ve inanarak söylüyorum, özellikle Kürt meselesinin demokratik çözümü ...

TBMM Başkanvekili Bingöl: Haberal Hoca Türkiye’nin Gururudur

Başkent Üniversitesi Kurucusu Mehmet Haberal eski öğrencisi TBMM Başkanvekili Tekin Bingöl'ü ziyaret etti. Başkent Üniversitesi’nin kurucusu Prof. Dr. Mehmet Haberal, hayatını kaybeden CH...


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Reynmen para atılmasına sinirlendi!

Reynmen lakaplı Yusuf Aktaş, sahnesine para atılmasına sinirlendi. Önceki akşam Kıbrıs'ta bir mekanda izleyici karşısına çıkan rapçi, "Para atma olayı nerden çıktı? Çıkışta seninle görüşe...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Gizli pandemi: Lyme

425’den fazla hastalığı taklit eden ve teşhis edilmesi bu yüzden zor olan Lyme hastalığı ‘gizli bir salgın’ olarak nitelendiriliyor. Geçmişte kenelerden bulaştığı düşünülen hastalığın bit, pire, sivrisinek, tahtakurusu gibi kan emicilerden de geçtiği belirtiliyor.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR