
SİYAD Onur ve Emek ödüllerinin sahipleri belli oldu
57'inci SİYAD Ödülleri'nde bu yıl yönetmen Şerif Gören ile oyuncu Hale Soygazi'ye Onur Ödülü, yapımcı Nida Karabol ile yönetmen Muzaffer Hiçdurmaz'a ise Emek Ödülü verilecek.
Sinema Yazarları Derneği'nden (SİYAD) yapılan açıklamaya göre, bu yıl 10 Mart'ta düzenlenecek törenle
yönetmen Şerif Gören ile oyuncu Hale Soygazi'ye Onur Ödülü,yapımcı Nida Karabol ile yönetmen Muzaffer Hiçdurmaz'a da Emek Ödülü verilecek.
SİNEMA YOLCULUĞUMUZUN KİLOMETRE TAŞI: ŞERİF GÖREN
Geçen aralık ayında kaybettiğimiz Şerif Gören, büyük sinema yolculuğumuzun
unutulmaz yönetmenlerinden biriydi ve Türk sinemasının sinemacılar kuşağının son
temsilcilerindendi.
1944'te İskeçe'de doğan Gören, İstanbul Erkek Lisesi'nde okuduktan
sonra 1962 yılında sinema dünyasına adım attı. Önceleri kurgucu olsa da yönetmen
yardımcısı olarak birçok usta isimle çalıştı.
1974'te çekimine Yılmaz Güney'in başladığı 'Endişe' filmini tamamlayarak yönetmenliğe adım adan Gören'in bu ilk filmi Antalya Film Festivali'nde En İyi Film ve En İyi Yönetmen dahil altı dalda ödül kazandı.
Metin Erksan, Lütfi Akad ve Yılmaz Güney'in başlattığı toplumsal gerçekçilik akımının ikinci kuşağında yer alan Gören, o dönem 'Köprü', 'Darbe', 'Deprem', 'Gelincik', 'Derviş Bey', 'Almanya Acı Vatan' gibi sayısız klasiğe imza attı. Bu dönemde bir yandan da sinema emekçilerinin hakları için örgütlü bir mücadeleye girişti. 1973'te Sinema İşçileri Sendikası'nın kuruluşunda görev alarak başkanlığını üstlendi. 1979-1980 yılları arasında ise Yönetmenler Derneği başkanlığı yaptı. Dernek başkanı olduğu için 12 Eylül askeri darbesinin ardından tutuklandı.
Cezaevinden çıktıktan sonra Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye kazanan 'Yol' ile birlikte 'Sen Türkülerini Söyle', 'Kurbağalar', 'Yılanların Öcü', 'Katırcılar', 'Firar', 'On Kadın' gibi filmler çekerek sinema yolculuğuna devam eden Gören, yönettiği filmlerle birçok ödül aldığı gibi sayısız davayla da muhatap oldu.
90'larda yerli sinemaya küsen seyircinin salonlara geri dönüşünü müjdeleyen ilk yapımlardan 'Amerikalı' ile bir başka ilke daha imza attı. Filmlerinde toplumsal sorunlara ayna tutması bir yana sinematografik olarak da yenilikçi yaklaşımıyla sinemamızın ustaları arasına adını yazdırdı. Ulusal ve uluslararası pek çok festivalde jüri başkanlığı yapan, sinemanın büyük yolculuğunu itinayla takip eden Şerif Gören, sektörde her zaman fikir ve tecrübelerine başvurulan duayen bir yönetmenimizdi. .
GELENEK İLE GELECEĞİN ODAK NOKTASI: HALE SOYGAZİ
Bir yanda 'Vurun Kahpeye', 'Oh Olsun', 'Süt Kardeşler' gibi dönemin ana akım
sinemasının nitelikli örneklerinde bir yandan da 'Maden', 'Bir Yudum Sevgi', 'Bekle Dedim
Gölgeye', 'Bir Avuç Cennet', 'Kadının Adı Yok' gibi yenilikçi filmlerde rol alan Hale
Soygazi, sinema kariyeri düşünüldüğünde Türk sinemasında istisnai bir yere sahip.
Hale Soygazi 1970'li yılların ortasında oynadığı melodramlarla geniş bir kitle
tarafından tanındı. O yıllarda Türkiye'nin geçirdiği çalkantılı dönem sinema sektörünün krize
girmesine neden olunca Hale Soygazi bir süre sinemaya ara verdi.
1978 yılında Yavuz Özkan'ın 'Maden' filmiyle yeniden beyazperdeye dönüş yaptı ve bu filmdeki performansıyla Antalya Altın Portakal'da En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü kazandı. Ardından ticari filmlerde
oynamayı reddeden Soygazi, 12 Eylül askeri darbesi sonrasında politik mücadele içinde yer
aldı ve sinema sektöründe çalışan meslektaşlarının hakları için mücadele etti. Uzun bir aradan
sonra ilk kez kamera karşısına geçtiği Atıf Yılmaz'ın yönettiği 'Bir Yudum Sevgi'deki
rolüyle 1984 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde ikinci kez En İyi Kadın Oyuncu
Ödülü'ne layık görüldü.
Hale Soygazi bu filmden sonra yönetmenliğini yine Atıf Yılmaz'ın yaptığı 'Bekle
Dedim Gölgeye' ve Duygu Asena'nın aynı adlı romanından uyarlanan 'Kadının Adı Yok'
filmlerinde rol aldı. 2000'li yıllarda birtakım dizilerde rol aldığı gibi 'Küçük Prens'in
sahnelenmesiyle ilk kez tiyatro sahnesinde de performans sergiledi.
Sinemaya yaptığı katkılardan dolayı 2004'te Antalya Altın Portakal Film Festivali, 2009'da İstanbul Film
Festivali, 2022'de Adana Altın Koza Film Festivali ve 2024'te Nürnberg Film Festivali
tarafından Onur Ödülü'ne değer görüldü.
SİNEMANIN GÖRÜNMEZ KAHRAMANI: NİDA KARABOL
Nida Karabol İstanbul'da doğdu. İtalyan Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Sosyoloji
bölümünü bitirdi. Lise yılları itibariyle telif hakları ajansı olan annesinin kurduğu Umut Sanat
Ürünleri’nde görev almaya başladı. Böylece dünya ve ülke sinemalarını, uluslararası etkinlik
ve festivallerini yakından tanıma imkânı buldu. Bu doğrultuda özellikle Avrupa bağımsız
sinemasının örneklerini ve televizyon kuruluşlarını Türkiye'de temsil etti. Umut Sanat olarak
bu filmleri genç seyirci kitlesine ulaştırmak için üniversitesi olan kentlerde sinema salonları açtı. Aynı zamanda şirketin temsilcilik ve dağıtım çalışmaları sürerken, Nida Karabol
yapım bölümünü kurdu. 1995 yılında Mustafa Altıoklar'ın yönettiği 'İstanbul Kanatlarımın
Altında', 2000 yılında Serdar Akar'ın yönettiği 'Dar Alanda Kısa Paslaşmalar' filmlerinin
yapımcılığı Umut Sanat bünyesinde gerçekleştirdi. 'İstanbul Kanatlarımın Altında' Türk
filmlerinin sinema salonlarına geri dönüşünü sağlayan filmlerden birisi olarak tarihe geçti.
Sonraki yıllarda yönetmenliğini Pelin Esmer'in yaptığı 'Oyun' (2005), '11'e 10 Kala' (2009)
ve 'Gözetleme Kulesi' (2012) filmlerinin yapımcısı oldu. Ayrıca film müzik albümleri ve
kısa filmlere de yapımcı olarak katkı sundu.
Nida Karabol, 1996-2007 yılları arasında SESAM Yönetim Kurulu'nda görev aldı.
Ulusal ve uluslararası birçok film festivalinde jüri üyesi oldu.
Geçen yıl 27. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali'nin Bilge Olgaç Başarı Ödülü'nü aldı.
EMEK MÜCADELESİNDE ANITSAL BİR İSİM: MUZAFFER HİÇDURMAZ
1944 yılında Eskişehir'de doğan Muzaffer Hiçdurmaz, Yeşilçam'da kamera asistanlığından yönetmenliğe uzanan kariyeri boyunca Türk sinemasında işçi sınıfının sesi oldu. 14 yaşında sinema sektörüne adım atan Hiçdurmaz, 1962'den itibaren setlerde görev almaya başlamış, Lütfi Akad, Şerif Gören, Ertem Eğilmez, Süreyya Duru, Halit Refiğ, Ertem Göreç, Bilge Olgaç gibi birçok ustayla çalışarak sinema dünyasında yönetmen yardımcısı olarak kendine sağlam bir yer edindi. Ayrıca Pier Paolo Pasolini, Elia Kazan ve Alain Robbe-Grillet gibi uluslararası yönetmenlerle çalışma imkânı da buldu.
1987 yılında çektiği ve işçi sınıfının sorunlarını perdeye taşıyan 'Çark' filmi, sanayileşememiş bir toplumun emekçilerini anlatarak dönemin sinema anlayışına toplumsal gerçekçi bir bakış açısı kazandırdı. Hiçdurmaz, yalnızca bir sinema emekçisi değil, aynı zamanda eğitimci olarak da kendisinden sonraki kuşaklara rehberlik etti. Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde sinema dersleri vererek genç sinemacılara yol gösterdi. Yeşilçam'ın avantür filmlerinden işçi hikâyelerine uzanan geniş bir yelpazede çalışmaları bulunan Hiçdurmaz, disiplini, çalışkanlığı ve sevecenliğiyle sinema dünyasında iz bırakan bir isimdir. sözcü
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Ekrem İmamoğlu’ndan Volkan Konak paylaşımı: Güle güle can dostum
Ünlü sanatçı Volkan Konak, geçtiğimiz gece Kıbrıs’taki konserinde fenalaşmasının ardından hayatını kaybetti. Ekrem İmamoğlu, cezaevinde aldığı acı habere ilişkin açıklamada bulundu.
Sezen Aksu'dan aklıselime çağrı mesajı
Türk müziğinin önde gelen isimlerinden Sezen Aksu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında alınan tutuklama kararına ilişkin sessizliğini bozarak resmi web sitesi üze...
Uzerli: Sanatçının konfor alanı olmaz
“Muhteşem Yüzyıl” dizisiyle büyük hayran kitlesine konuşan Meryem Uzerli, Marie Claire Arabia dergisine konuştu. Oyuncu “Sanatçının konfor alanı olmaz. Kendi işimi yapıyorum ve yıllar boy...
Konya'daki 600 yıllık tarihi hamam su müzesi olacak
Konya'daki 600 yıllık Karamanoğlu Mehmet Bey Hamamı, restore edilerek su müzesine dönüştürülüyor. Tarihi dokusu korunarak modern müzecilik anlayışıyla yeniden hayat bulacak olan hamam, zi...
43'üncü İsmail Dümbüllü Ödülü'nü Şener Şen aldı: ‘Tiyatro iyidir...’
Bu yıl 43’üncüsü düzenlenen Müjdat Gezen Sanat Merkezi (MSM) İsmail Dümbüllü Ödülü’ne tiyatro sanatçısı Şener Şen değer görüldü. Şen’e ödülü dün, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nde MSM’de düz...
'Bir avuç rezil' dedi: Melek Baykal sert çıkıştı
Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası ülke genelinde protestolar sürerken, AK Parti Milletvekili Alpay Özalan’ın Saraçhane’deki kalabalığa yönelik sözleri tepki çekti. Ünlü oyuncu Melek...
‘İtiraz Ediyorum’ büyük ilgi gördü
Mandıra Filozofu ve Yaşamak Güzel Şey gibi filmlerle dikkat çeken Müfit Can Saçıntı, Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu Uğur Mumcu Sahnesi’nde ‘İtiraz Ediyorum’ adlı tek kişilik...
Nurgül Yeşilçay'dan öğrenci tutuklamalarına tepki
Ünlü oyuncu Nurgül Yeşilçay, Saraçhane eylemleri sırasında gözaltına alınarak tutuklanan öğrencilere destek verdi. Ünlü oyuncu Nurgül Yeşilçay, yaptığı paylaşımla, Saraçhane eylemleri sır...
Fazıl Say duyurdu: 50 akademisyen açığa alındı
Fazıl Say, İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nın müzik bölümünden 50 akademisyenin açığa alındığını bildirdi. Sanatçı Fazıl Say'ın yaptığı paylaşıma göre; İstanbul Üniversitesi ...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Emre Kınay çağrıya yanıt verdi
Duru Tiyatro'nun kurucusu Emre Kınay, komedyen ve fenomen Gökan Ünver'in sahne gösterilerinin iptal edilmesi çağrılarına yanıt verdi.
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Gençleri tehdit ediyor: Akciğer sönmesi hızla yayılıyor
Pnömotoraks, yani halk arasında bilinen adıyla akciğer sönmesi, özellikle genç bireylerde, sigara içenlerde ve uzun boylu, zayıf erkeklerde sık görülüyor. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Kemal Karapınar, pnömotoraksın nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında uyarılarda bulunarak sigara ve elektronik sigaranın bu riski nasıl artırdığını açıkladı.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.